Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Kasım, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Normal doğum nasıl olur?

Hamileler için en önemli konu doğumu nasıl yapacakları kuşkusuz… Sezaryan, epidural, spinal doğum gibi birçok yöntem çıksa da en sağlıklı olan normal doğum. Peki normal doğum nasıl olur? Anne ve bebek sağlığı bakımından tavsiye edilen normal doğumdur. Herhangi bir sağlık sorunu yoksa gebeliğin 38-42. haftaları arasında normal doğum gerçekleşir. Normal doğum sayesinde vücut gerekli hormonları salgılar ve anne bebek arasındaki bağ kuvvetlenir. Normal doğum kaç evreden oluşur? Normal doğum, temel olarak 3 ana evrede gerçekleşir: 1. Evre Gebelik boyunca kapalı olan rahim ağzının kasılmaların yardımıyla 10 cm açılmasına kadar geçen süredir. Bu evre doğumun en uzun evresidir. Yaklaşık 8 ila 10 saat sürebilir. Erken faz: Özellikle ilk doğumunu gerçekleştiren kadınlarda, doğumun ve birinci evrenin en uzun süren dönemidir. Bu dönemde kasılmalar seyrek ve daha hafiftir. Birkaç saatten bir iki güne kadar sürebilir. Aktif faz: Bu dönemi kadın kasılmaların sıklaşmaya, ağrının artmaya başlamasıy...

Flakka ve uyuşturucu bağımlılığına dair her şey

Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Gül Eryılmazson dönemlerin en sık konuşulan zehri Flakka ve uyuşturucu bağımlılığı ile ilgili sorularımızı yanıtladı. Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Gül Eryılmaz son dönemlerin en sık konuşulan zehri Flakka ve uyuşturucu bağımlılığı ile ilgili sorularımızı yanıtladı. Gizem Aydoğan - PembeNar.Com Flakka nedir? Flakka 'alpha-PDP' içeren kimyasal bir uyarıcıdır. Sentetik uyuşturucular içerisinde en güçlülerinden sayılmaktadır. Yapısal olarak banyo tuzuna benzerlik göstermektedir. Flakka ile Bonzai arasında ne fark var? İkiside sentetik, kimyasal maddelerdir ama içerdikleri etken madde farklıdır. Flakka'nın etkileri nelerdir? Bu madde alındıktan sonra halüsinasyonlar, bedensel güçte artış, tuhaf hareketler, saldırganlık, şüphecilik, kalp ve solunum problemleri, intihara sürükleme ve ölüm görüldüğü bildirilmiştir. Flakka'ya neden "zombi yapan madde" deniliyor? Bu madde alındıktan sonra sonrahalüsinasyonlar, bedensel güçte artış, tuhaf hare...

‘Aşk Geçmişim’ seyircisinden tam not aldı

Başrollerini Şebnem Bozoklu, Rıza Kocaoğlu ve Melisa Doğu'nun paylaştığı 'Aşk Geçmişim' görkemli bir şekilde perdelerini açtı. Pangea ve Tatlı Ekşi Tiyatro'nun ortak prodüksiyonu olarak sezonun iddialı yapımları arasında gösterilen 'Aşk Geçmişim' 15 Ekim Salı akşamı prömiyerini gerçekleştirdi. Aralarında Demet Evgar, Doğa Rutkay, Kerimcan Kamal, Erkan Kolçak Köstendil, Cansu Tosun, Şükran Ovalı, Caner Erkin ve Kalben gibi ünlü isimlerin de bulunduğu gösterimde oyun alkış yağmuruna tutuldu. Başrollerini Şebnem Bozoklu, Rıza Kocaoğlu ve Melisa Doğu'nun paylaştığı, yönetmen koltuğunda Tuğrul Tülek'in oturduğu, Ödüllü İskoç yazar D.C. Jackson'ın yazdığı anti-romantik komedi tarzındaki oyun, kurumsal bir şirkette yeni işe giren Tom ve aynı şirkette çalışan Amy'nin başından geçen olayları, kırık dökük aşk yaşamlarını dinamik ve eğlenceli bir üslupla konu alıyor. Oyuncuların her birinin en az 6 ayrı karakteri oynadığı oyunda, Şebnem Bozoklu, Rıza Koc...

Yılbaşında birbirinden lezzetli ve eğlenceli kutlama alternatifleri

Aralık ayı boyunca konuklarına yılbaşı ruhunu yaşatacak olan Hilton İstanbul Bosphorus, yılbaşı gecesi için hazırladığı birbirinden özel programları ile yeni yıla hem eğlenceli hem de lezzetli bir başlangıç yapmak isteyenleri bekliyor. Türkiye'nin ilk uluslararası beş yıldızlı oteli Hilton İstanbul Bosphorus, birbirinden özel yılbaşı programları ile 2020 yılına lezzetli ve eğlenceli bir giriş yapmak isteyen misafirlerini bekliyor. Boğaz manzarasına hakim konumda bulunan restoranı Bosphorus Terrace ve Hilton asaletinin simgesi Balo salonunda gerçekleştireceği yılbaşı programlarıyla konuklarına eşsiz bir ziyafet yaşatacak olan Hilton İstanbul Bosphorus, 24 ve 25 Aralık günleri Bosphorus Terrace Restaurant'da gerçekleştireceği Noel kutlamalarıyla da fark yaratacak. Noel ruhunu Bosphorus Terrace'ta yaşayın Hilton İstanbul Bosphorus, Noel ruhunu yaşamak isteyen yerli ve yabancı misafirlerini de unutmadı. Noel'e özel dekoru ve müzikleriyle Bosphorus Terrace Restaurant'...

Sinirlerinizi gevşetip huzur veriyor: Bach Çiçekleri Terapisi

Bedenin zinde kalması, aslında ruhunuzun da ne kadar sağlıklı olduğuyla yakından ilişkili. Bach Çiçekleri Terapisi de doğanın gücüyle dinginliğe kavuşmak isteyenler için çok güzel bir alternatif olabilir. İşte Bach Çiçekleri Terapisi ile ilgili bilmeniz gerekenler... Bach Çiçekleri, Avusturyalı Doktor Bach tarafından bulunan ve 38 farklı çiçeğin özleri kullanılan bir çeşit terapidir. Doktor Bach, bu 38 çiçeğin kimi duygulara iyi geldiğini fark eder ve tek tek özlerini inceleyip araştırarak tedavi edici özelliklerini ortaya koyar. Doğaya da vücuda da zarar vermiyor Pek çok psikiyatrik hastalığın tedavisinde destekleyici yöntem olarak halen yararlanılabilen Bach Çiçekleri Terapisi; çiçek esanslarının kullanıldığı, yan etkisiz, tamamlayıcı ve kullanımı kolay bir metottur. İnsan vücuduna bir olumsuz etkisi olmadığı gibi doğaya da zarar vermez. Ruh ve beden denge içinde olmalı Doktor Bach'a göre sağlıklı bir beden ruh ile denge içinde olmalıdır. Bu yüzden de Dr. Bach, çiçeklerin r...

Bel ağrısına dair doğru bilinen yanlışlar!

Bel ağrısının nedeni, aşınmış omurlar ve bel fıtığı mı? Sert yataklar bele iyi geliyor mu? Hafif bel ağrıları kendiliğinden geçer mi? Sırt problemleri sadece yaşlılıkta mı görülür? Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Uzmanı, Dr. Öğretim Üyesi Yıldız Erdoğanoğlu, bel ağrısına dair doğru bilinen yanlışları açıkladı. Omurga hastalıklarına karşı farkındalığı sağlamak amacıyla her yıl 16 Ekim, Dünya Omurga Günü olarak anılıyor. Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Uzmanı, Dr. Öğretim Üyesi Yıldız Erdoğanoğlu, omurganın en önemli bölümlerinden biri olan bel bölgesinde görülen ağrılara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Gelişmiş toplumların hastalığı; bel ağrısı Dr. Öğretim Üyesi Yıldız Erdoğanoğlu, bel ağrısının masa başında oturarak geçen uzun süreli çalışma saatleri, hatalı oturma ve yüklenme alışkanlıkları nedeniyle zaman içinde ortaya çıktığını söyledi. Gelişmiş toplumlardaki kişilerin neredeyse dörtte üçünün ara ara bel ağrısı şikâyeti yaşadığını ve çoğunda da ağrının kronikleştiğini kaydeden D...

Erken ergenlik boy kısalığına neden oluyor

Erken ergenlik boy kısalığına neden olurken, çocukların psikolojisini bozuyor. Çocuklarda ergenlik sürecinin yakından takip edilmesi gerekiyor. Ergenlik, Çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemi olarak tanımlanan "ergenlik" süreci biraz sancılı olabiliyor. Hormonlar devreye giriyor, çocuklarda fiziksel bir takım değişiklikler meydana geliyor, vücutlarında ve psikolojilerinde değişiklikler oluyor. Çocuk Endokrinolojisi Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Boyraz, "Erken ergenlik boy kısalığına neden oluyor. Genetik ve çevresel faktörler, beslenme, katkı maddeli yiyecekler, aşırı kilo alma vb. bunların hepsi erken ergenliği tetikleyen faktörlerdir. Ergenliğe zamanından önce giren çocuklar psikolojik sorun yaşıyor." diyor. Ergenlik süreci, kızlarda 8, erkeklerde 9 yaş civarında başlıyor. Erken ergenlik için 8 yaş baz olarak kabul ediliyor. 6 – 8 yaş arasındaki kız çocuklarında meme gelişimi yakınmasıyla anne-babaların başvurduğunu söyleyen Doç. Dr. Mehmet Boyraz, şunları söylüyor: E...

Böcek ilacı kalıntısı tüp bebeğe engel mi oluyor?

Eğer tüp bebek denemeleriniz başarısızlıkla sonuçlanıyorsa bir de yediklerinizi gözden geçirin. Çünkü, pestisit (böcek ilacı) kalıntısının başarısız döllenmeye sebep olduğu ortaya çıktı. Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Betül Görgen, ABD'de yapılan araştırmanın detayları hakkında şu bilgileri verdi: "Tüp bebek tedavisi olan kadınlar arasında yapılan çalışmada günde iki porsiyondan fazla çilek ve biber yiyen kadınların çocuk sahibi olma oranı bir porsiyondan daha az yemek yiyen kadınlardan yüzde 26 daha az çıkmıştır. Çalışma, üreme konusunda tıbbi yardım alan 325 kadına yedikleri diyetleri tanımlamalarını isteyen bir anketle yapıldı. Araştırmacılar, hangi kadınların hamile kalıp bebek sahibi olduklarını ve en fazla pestisit kalıntısı barındırma eğiliminde olan yiyecekleri belirlemek için de ABD Tarım Bakanlığı'ndan bir veri tabanı kullanarak bu kadınların yediklerini bildirdikleri meyve ve sebzeleri analiz ettiklerini belirtmişlerdir. Araştırmaya k...

Lansinoh 2017 Global Emzirme Araştırması sonuçları

Lansinoh'un 2017 Global Emzirme Araştırması sonucunda annelerin bebeklerini daha uzun süre anne sütü ile besleyebilmeleri için nelere ihtiyaç duydukları ortaya çıktı. Birçok ülkede olduğu gibi Türkiye'de "1-7 Ekim Emzirme Haftası" olarak kutlanmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü bebeklerin ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenmesini ve 2 yıla kadar emzirmenin sürdürülmesini öneriyor.Lansinoh, bu yıl da 9 ülkede 12 binden fazla anne ile görüşerek onların daha uzun süre emzirebilmeleri için ne tür desteklere ihtiyaç duyduklarını ortaya koyuyor. Lansinoh 2017 Uluslararası Emzirme Araştırması'nda Türkiye'de 1000 anne ile görüşülürken, toplamda9 ülke ve 12 bini aşkın anne ile görüşme yapıldı. Türk Anneleri Emzirme Konusunda Azimli Türkiye'de annelerin %46'sı bebeklerini 6-12 ay arasında emzirmeyi planlarken, %38'i bebeklerini bir yılın üzerinde emzirmeyi hedefliyor. Araştırmaya katılan diğer ülkelerde bu süre çok daha kısa. Örneğin Fransız annelerinin %77...

Lohusa depresyonuna dair bilinmesi gerekenler

Annelerde doğum sonrası ortaya çıkabilen lohusa depresyonunun, şiddetli hüzün, duyarsızlık, aşırı yorgunluk, enerji eksikliği ve bedensel yakınma belirtileri ile kendini gösterdiğini söyleyen Uzman Psikoloğu Tuğçe Denizgil Evre, bu durumda olan tüm annelerin mutlaka bir uzmandan yardım alması gerektiğini belirtti. "Birçok kadının anne olduktan sonra ruh halinde değişiklik gözlenmekte" Dünyaya bir bebek getirmenin mutluluk verici bir olay olduğunu, buna rağmen annenin yaşamının stresli ve zor olabildiğini belirten Uzm. Psikolog Tuğçe Denizgil Evre, birçok kadının anne olduktan sonra hafif hüzün ve kaygı hissettiğini, ruh halinde ise değişikliklerin olabileceğini ifade etti. Normal durumlarda yedi veya on gün içinde kendiliğinden düzelmesi beklenen bu belirtilerin devamı durumunda şüphelenilmesi gerektiğini söyleyen Tuğçe Denizgil Evre, "Lohusa depresyonu doğumdan sonraki ilk altı hafta içinde sinsice başlar ve birkaç ay içinde düzelir, fakat bir veya iki yıla kadar da ...

Yürüyüşten fayda sağlamanın 3 püf noktası

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı, Spor Hekimi Prof. Dr. Tolga Aydoğ, 10 Mayıs Dünya Sağlık İçin Hareket Et Günü kapsamında yaptığı açıklamada, doğru bir yürüyüşün püf noktalarıyla ilgili çarpıcı bilgiler verdi, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu. Düzenli ve tempolu yürüyüş başta olmak üzere egzersizin kalpten kemik sağlığına dek sayısız faydası olduğu kesin. Bu faydalardan biri de fazla kilolardan kurtulmaya yardımcı olması. Bugünlerde pek çok kişi tam da yaz öncesi forma girme çabasında. Bu amaçla günlük hayatın koşuşturmacası arasında kimi spor salonlarının yolunu tutuyor, kimi kendini açık havada yürüyüşe vuruyor, kimi de evde koşu bandında çare arıyor. Ancak yürüyüşten fayda sağlamak için de dikkat edilmesi gereken kurallar var. Onların başında aynen ilaç gibi yeterli sayıda, şiddette ve çeşitlilikte yapılması geliyor. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı, Spor Hekimi Prof. Dr. Tolga Aydoğ, 10 Mayıs Dünya Sağlık İçin Hareket Et Günü kapsamında yaptığı açıklamada, doğru b...

Ketojenik diyette bu 8 uyarıya dikkat!

Son dönemde öne çıkan diyetlerden biri de, yüksek proteinli düşük karbonhidrat içeren ketojenik diyet! Beslenme ve Diyet Uzmanı Ayça Güleryüz, ketojenik diyeti, olumlu ve olumsuz yanlarını, kimlerin bu diyetten kaçınması gerektiğini anlattı; önemli uyarılar ve önerilerde bulundu. Günümüzde ince ve fit görünme isteğiyle çoğu kişi gerek arkadaş çevresinden gerekse internetten elde ettikleri bilgilerle sağlıklarını tehdit edebilecek diyet programları uygulayabiliyor. Son dönemde öne çıkan diyetlerden biri de, yüksek proteinli düşük karbonhidrat içeren ketojenik diyet! Beslenme ve Diyet Uzmanı Ayça Güleryüz, giderek yaygınlaşmakta olan ketojenik diyetin doğrusu yanlışı bilinmeden uygulanmaya çalışıldığını söylüyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Ayça Güleryüz, ketojenik diyeti, olumlu ve olumsuz yanlarını, kimlerin bu diyetten kaçınması gerektiğini anlattı; önemli uyarılar ve önerilerde bulundu. Çıkış noktası epilepsi ataklarını azaltmak! İlk defa ketojenik diyeti öneren Dr. Russel Wilder 19...

Yeni yılda bolluk getireceğine inanılan ritüeller

Yeni yılda gerçekleşmesini beklediğimiz hayallerimiz her yıl oluyor. Yeni yılda yeni umutlar, yeni hayaller bir türlü peşimizi bırakmıyor. Peki, geçmiş dönemlerden beri bereket, mutluluk ve para getirdiğine inanılan ritüelleri biliyor musunuz? İşte geçmiş zamanlardan beri yapılan bolluk ve bereket getireceğine inanılan ritüeller… Adaçayı ile evi tütsülemek Adaçayı ile evi tütsülemenin ve evi güzelce temizlemenin yeni yılda tüm olumsuzlukların gideceğine ve yeni yılın güzel geçeceğine inanılıyor. Üzüm yemek Pek mevsimi olmasa da yeni yılda üzüm yemenin bolluk ve bereket getireceğine inanılıyor.  Saat gece 12 'yi geçmeden üzüm yemenin yeni yılda 12 ayın her birinin mutlu ve bereketli geçeceğine inanılıyor. Yılbaşında evde ekmek bulundurmak Geçmiş dönemlerden beri devam eden bu adetin eve bolluk ve bereket getirdiğine inanılıyor. Yeni yıla girerken kapıda nar kırmak Yeni yıla girerken saat 00.00da evin kapısının önünde nar kırılır. Nar parçalara bölünür ve taneleri etrafa saçı...

29 Ekim tatili için en güzel rotalar

29 Ekim tatili için planlarınızı netleştirmediyseniz işte gidebileceğiniz en iyi rotalar: Uzun yaz tatilinin ardından tüm izinlerini kullanan seyahatseverler, özel günlerdeki tatilleri değerlendirmeye 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ile başlıyor. Bu yıl 29 Ekim'in salı gününe denk gelmesi sebebiyle sadece pazartesi gününü izin alarak 4 gün keyifli bir tatil yapabilir; obilet.com ya da obilet mobil uygulamaları üzerinden hızlıca uçak ya da otobüs biletinizi alıp seyahatlerinizi programlamaya başlayabilirsiniz. İşte obilet.com'un sizin için önerdiği yurt içi veya vizesiz yurt dışı seyahat rotaları. Sonbahara Özel Yurt İçi Tatil Rotaları 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda anlamlı ziyaret: Anıtkabir, Ankara 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı coşkusunu Anıtkabir'i ziyaret ederek yaşayabilirsiniz. Her biri ayrı bir anlam taşıyan kuleler, meydanlar, müzeler ve mozolelerin bulunduğu Anıtkabir'de; Anıt Bloku bölümünde bulunan ve 24 Oğuz boyunu temsil eden heykellerden oluşan Aslanlı Yol...

Zerdeçal maskesi ile koltuk altı tüylerinden kurtulun!

Yaz mevsiminde koltuk altı tüylerinizi tıraş etmek ve ağda yapmak ciltte tahriş ve kesiklere neden olabiliyor. Özellikle böyle durumlarda batık problemleri de beraberinde geliyor. Neyse ki zerdeçal maskesi imdadınıza koşabilir. Ağda ve özellikle tıraş gibi yöntemler en az 24 saat sürecek tahrişe ve batıklara neden oluyor. 2017 yılında kadınların %77'si tıraş olurken, %33'ü doğal olmaya karar verdi. Kadınlar, lazer masraflı bir epilasyon yöntemi olduğu için ya tıraş bıçağı ya da ağdaya yöneliyor. Sizin için hem tahriş etmeyecek hem de tüylerden kurtulmayı sağlayayacak doğal bir yöntem paylaşıyoruz: Zerdeçal maskesi! İşte malzemeler: Yarım bardak zerdeçal, 100 ml süt, ılık su ve bir havlu. Zerdeçal ve sütü küçük bir kaba koyun ve kalın bir macun haline gelinceye kadar karıştırın. Hamur çok katı olursa biraz daha süt ekleyebilirsiniz. Macunu koltuk altlarına uygulayın ve yarım saat bekletin. Daha sonra ılık su ya da bir havlu yardımıyla çıkarın. Bu işlemi sık tekrarlamak saç...